Canlıların evriminde çok büyük öneme sahip spirulina aynı zamanda mükemmel bir besindir. %65 dolayında yüksek protein oranı, zorunlu olarak alınması gereken tüm aminoasitleri içermesi, mükemmel bir protein kaynağı nitelemesini hak eder. Ayrıca pek çok vitamin ve minerali ve çeşitli fitokimyasalları bünyesinde bulundurması önemli bir avantajdır.
Hayvansal proteinlere göre çevreye daha az zarar vermesi bir başka üstünlüğüdür. Değerli protein ve demir noksanlığı riski taşıyan vejetaryenler için dikkat çekici bir destektir.
Ancak içerdiği B12 vitamininin emilemediği için vücudun faydalanamayışını, D vitamini içermeyişini, bazı aminoasitlerin hayvansal kaynaktakilere göre daha düşük oranlarını negatifleri arasında sayabiliriz.
Antioksidan, iltihap dağıtıcı, bağışıklığı güçlendirdiği iddialarıyla pek çok hastalıkta denenmiş ve denenmektedir. Ancak etkinliğini destekleyecek yeterli veri yoktur.
Çiftliklerde üretilen spirulinalar hayli güvenli ve muhtemelen daha etkindir. Doğal ortamdakilerin başka mikroplar, karaciğer hasarına yol açan toksinler ve ağır metallerle bulaşma riski vardır. Bu nedenle test edilmeleri gerekir.
Nadiren alerji gelişebilir. Bağışıklık sistemini uyarmaları otoimmün denen bazı hastalıkları kışkırtabilir ve bağışıklığı baskılayan ilaçların etkinliğini azaltabilir. Başta pıhtılaşmayı önleyenler olmak üzere, ilaçlarla etkileşebilir.