Kilo yönetimi, gerçekte enerji yönetimidir. Bu yüzden enerji yasalarına tabidir.
Gün boyu yataktan çıkmayıp uyusak bile canlılığımızı sürdürebilmek için ciddi miktarda enerjiye ihtiyacımız vardır. Bu elbette kişiden kişiye değişir ama ortalama biri için dakikada 0,8 Kalori kadardır. Ayrıca her eylemimiz için, eylemin şiddet ve süresine göre ayrıca enerji harcarız. Bazal Metabolizma hızı sayfamızı ziyaret ederek, hem dinlenme halindeyken vücudun sarf ettiği enerjiyi, hem de hareketlilik derecesine göre tahminî enerji ihtiyacını hesaplayabilirsiniz.
Bu harcadığımız enerjileri, aldığımız gıdalarla sağlarız. Herkesin bildiği gibi, aldığımız enerji, harcadığımızdan fazlaysa yağa dönüşür ve şişmanlarız; tersine harcadığımız aldıklarımızdan fazlaysa biriktirdiğimiz yağlardan harcar ve zayıflarız.
***
Günümüz insanlığı genelde ihtiyacından fazla enerji alma eğilimindedir. Bu durum günümüzün en yaygın ve en ölümcül hastalıklarına davetiye çıkarmaktadır. Oysa kemirgenler ve maymunsuların da dâhil olduğu birçok hayvanda –yetersiz beslenmeye varmayan- düşük kalori alımının ömrü uzattığı saptanmıştır.
***
Zayıflamaya çalışan biri, vücudunda enerji fazlası olan biridir. Yapması gereken, bir enerji açığı yaratarak, yani harcadığından daha az enerji alarak, açığını bedeninde depolanmış enerjiden kullanılarak kapatılmasını sağlamaktır.
Zayıflamak için harcadığımızdan daha az kalori almak zorundayız. Bunun için gıdayla aldığımızı azaltmalı ve/veya hareketle harcadığımızı artırmalıyız.
Kabaca
günde 500 Kalorilik bir enerji açığı yaratmakla, haftada 450 gram kadar kilo veririz. Bu açığı hareketliliğimizi artırarak ve/veya gıdalarla aldığımız enerjiyi azaltarak yaratabiliriz. Dilerseniz, hangi hareketin kaç kalori harcattığını “
Hangi hareket kaç kalori harcatır? Kaç kilo verdirir?” veya hangi yemeklerle yaklaşık kaç kalori aldığımızı “
Hangi yemek kaç kalori?” sayfalarımızı ziyaret ederek öğrenebilirsiniz.
Zaman zaman “ağzına lokma koymadığı halde zayıflayamama” öyküleri, bilimle bağdaşmaz. Ortalama bir erişkinin günde 1000 Kalorinin altında alıp da zayıflayamaması beklenmez.
Ama az yahut çok yakan arabalar gibi, elbette enerji verimliliği yüksek veya düşük insanlar vardır. Herkes gıdalarla aldıklarını aynı verimlilikle enerjiye dönüştüremediği gibi, enerjiyi harcarken de aynı verimde iş elde edemez. Hatta aynı kişinin enerji verimliliği bile her zaman aynı değildir. Bu yüzden kalori hesapları her zaman şaşmaya mahkûmdur.
***
Enerji verimliliğini değiştiren pek çok şey vardır. Bunlardan önemli birkaçı şunlardır:
- Kalıtım, her şeyde olduğu gibi, kiloda da etkilidir. Tek yumurta ikizlerinin kilosu, çift yumurta ikizlerinden daha benzer bulunmuştur. Bebekken evlatlık verilenlerin ileriki yaş kilolarının, evlatlık verilen ailenin ebeveynlerinden çok, biyolojik ebeveynlerinin kilosuyla benzeştiği saptanmıştır. Ama bütün faturayı kalıtıma kesmenin doğru olmadığını da belirtelim.
- Beden kasları ne kadar iriyse, yalnız hareket sırasında değil, istirahatte bile enerji harcaması o denli artar. Bu yüzden erkekler ve gençler zayıflama konusunda daha şanslı iken, kadınlar ve yaşlılar şanssızdır. Ama spor ve egzersizle kasları güçlendirerek avantaj sağlamak mümkündür.
- Metabolizma, özellikle otuzundan sonra, her 10 yılda bir yaklaşık %2 yavaşlar. Yani yaşlandıkça kilo alma eğilimimiz artıp zayıflamakta zorluğumuz artar.
Kilo yönetimi enerji yasalarına tabidir. Ama enerji verimliliğini etkileyen pek çok şey vardır ve bunlar kişiden kişiye değişir.
- Vücut; şu ya da bu şekilde “kararlaştırılmış” kiloyu korumaya, her iki yönde sapmaya izin vermemeye çalışır. Yani koruma normalde hem zayıflamayı, hem de şişmanlamayı önlemeye yöneliktir. Bunun için bedenin kullanabileceği pek çok silah vardır. Yine de genelde kilo alma eğilimindeyiz. Kimilerine göre evrimsel olarak açlığı daha büyük tehdit olarak gören genlerimiz, kilo alımına daha fazla tolerans gösterir. Bir başka varsayım, bedenimizin tehdit olarak algılamadığı, izin verilen küçük sapmaların, günümüz yaşam tarzı nedeniyle, kilo alma lehine işlemesidir. Sonuçta, kilo almamızı önleyemese de, vücudun enerji ayar düğmelerini pek çok noktada kısıp açabilme yetisi vardır. İştah, besinlerin sindirilmesi, besinlerin emilmesi, besinlerin işlenmesi, enerji verimliliği gibi farklı süreçler, -lüzum üzerine- sürekli değiştirilir. Öyle ki, bedenimiz %40 kadar enerji açığını telafi edebilme potansiyeline sahiptir! Bunun anlamı, beden 2000 Kaloriyle yürüttüğü işlevleri, icabında 1200 Kaloriyle –ve zayıflamadan- yürütebilir!